AYNALARDAN SONRA (Emrah Sönmezışık)
Aynalara yazılmış sözdüm, gittikçe azalıyordu anlamım
Karlı dağlara gömülen acılar gibi bir şeydi bu
Uzaktan gelmiş, uzakta sanmıştım herkesi
Sonra birini bekledim durdum, yoldan sayılırdı artık gözlerim
Sığındığım yalanlardı sonra, başıboş kıyıların akşamıydı
Yansıyan ne varsa sırdı çünkü
Cama vuran güneş, davullar, zurnalar;
yeni bir hüzne hazırlardı ancak insanı
Sonra yanan her nefes, aynı denize dökülür dediler; inandım
Sonra yeniden alevlendi soyunduğum o karanlık
Kaç bıçak köreldi de ardımdan sonra; kaç çiçek daha…
Aradığım toprak, kollarımın arasındaydı oysa
Ama tenimde kaybolan kuşlardı, hep aynı tedirginlik
Yani göğe değen ne varsa, dizilmişler sanki sıraya
Kaç çölü birden sürüyordu kaygılar
Belki de dünyadan saklamıştım gölgemi
Henüz yazılmış bir şiir gibi eksiktim
Duraktaki köpeğin neden havladığını bilemeyecek kadar yoksun
Hiç denenmemiş bir gündüm belki de
Ama kim ne yapsındı ellerimi
Değil mi ki seslendiğim kuyuya, çıkrıklar bile eğilmedi
Her şeye vakit var demekti bu aslında
Kumrular da alışmamış mıydı yokluğuma
Anlamsız korkular giyinmez miydi ki evleri
Tanıdık yüzlerin çıkmazıydı sonuçta
Duvarlarda hep aynı kalınlık
Hiçbir yere sığmaz sokaklardı sonra
Kaçtığım ne varsa bakışlarımı arardı
Kimsesiz çocukların dolandığı parklardı
Neyi düşünsen kurtulan bir balon olurdu
Sonra uçuşan harfler, sonra üniformalı suskunluklar
Sonra kurt ateşleriyle dağlamıştım dilimi
Yarım yamalak uykulardı sonra
Unuttuğum anılar örterdi üstümü
Aklımda zaten dünden kalma bir cızırtı
Hayli hançerlerdi sonra aklımda
Ya da devrilen her ağaç yalnızca kendini taşıyamazdı
Ya da sokulduğum kalabalıktandı
Kanadı kırık bir uçurum eğerdi dallarımı
Ki yanıldığım kuytularda bırakmıştım kalbimi
Sonra geceler de çağırmaz oldu sabahı
Sonra kuruyan bir ormandı, olup bitenden habersizliğimdi sonra
Emrah SÖNMEZIŞIK
Ekim 2025



